erotik shop
Bugun...
İki İnsan, İki Sürgün, İki Bilge...


Veysel YENİGÜL Fikir Zemini
twitter.com/Veyselmir
 
 
facebook-paylas
Tarih: 12-10-2018 00:04

Şairin yazıklandığı gibi; 

Yaprak döker bir yanımız… bir yanımız bahar bahçe...

"ölümün sokağa düştüğü" bir yerde (!) değiliz; sokağa düşen İnsanlarız. 

Özgürlük için... 
Gelecek için... 
Yaşamak için... 
Ne yazık ki daha özgür yaşamak için değil, daha iyi yaşamak için. 
Bizden istenen ise iskeletin özgürlüğü, ruhun değil. 
Öyle ya... Özgür olmadıkça, özgürlüğe erişmedikçe yaşamın iyiliğini, şu iyi yaşamı nerede arayıp bulacağız?

***
Ne tevafuk ki aynı mevsime, hatta aynı haftaya denk gelmiş ölümleri…
İki güzel insanın, iki sürgün, iki bilge’nin…
Mehmed Uzun ile Abdülmelik Fırat'ın...

Biri on-üç yıl evvel, biri ise dokuz yıl evvel aramızdan ayrılmış. 
Yıllar yılı yok sayılan Ortadoğu'nun kadim dillerinden süzülen bir kimliğin trajedisi gibiydi hayatları…

Oturuşları, duruşları, olaylara bakışlarıyla örnek insanlardı. Melaye Ciziri’den Ahmedi Xani’ye , Fegiye Teyran’dan, Heririye tevarüs eden bir geleneğin ruhu ve özüyle donanmışlardı. 

A.Melik Fırat'ın Siyasete bakışı, Platon’un ‘’ideal devleti’’ El-medinetül fadıla adlı kitabındaki prensiplere tekabül ediyordu. O, bir Kürt aristokratı idi. Seçkindi ama adalet ve barışı ülkesi ve milleti için en fazla isteyenlerdendi. Siyasetçi kişiliği, ortalama politikacıların kişiliği ile kıyaslanmazdı. Onların çok ötesindeydi. İnce ruhlu ve duygusal bir insandı. Olmadık muamelelere maruz kalmıştı, çok kırıldı, kırgın ve dargındı ama hiç bir zaman kin gütmezdi. 

Bilge'liğin şahsında oluşturduğu onurlu, asaletli ve vakur duruşu hep muhafaza etti.
Gülay Göktürk’ün deyimiyle 1990’lı yılların meclisine birkaç numara büyük gelen bir adamdı. Platon’un (Eflatun) Siyaseti ve ülke yönetimini ‘bilge insanlara’ bırakın! düsturunu; 2500 yıl sonrasının Türkiye’sinde yaşayan Abdülmelik Fırat’ın varlığı ve yaşamı doğruluyordu adeta. 

Kürtçenin inkârı üzerine uyduruk tezler için çabalayanlara ‘’Allah’ın ayetlerini inkar gerekçesiyle’’ epey dalga geçerdi. Bunların gerçek niyetini ve bilgisizliklerini her platformda yüzlerine vurdu ve deşifre etti.

***
Şairin dediği gibi bir yanımız yaprak dökmeye devam ede dursun, biz diğerine geçelim.

Yokluğun eşiğine gelmiş bir dili, kendi küllerinden yaratarak bugün dünyanın tanıdığı diller arasına sokan Mehmet Uzun’un ölüm yıldönümü bugün…
Mehmed Uzun, sözlü kültür vasıtasıyla çağdan çağa kendini taşımış Kürt kültürünün aslında pek bilinmeyen yazılı damarını belirginleştiren, Kürt edebiyatında son yıllarda görülen canlılığın öncüsü bir yazardı. Yaşadığı sıkıntılar bir halkın, bir kültürün ve kimliğin sıkıntılarıydı. Sürgün edilmiş dünyasında bile memleket kadar sıcak bir yürekti. 

Mehmed Uzun’un en belirgin özelliği, edebiyatta bakir kalmış bir dili yazdıklarıyla evrensele taşıyabilmek olmuştur. Yazı hayatında gösterdiği istikrar bu yönüyle takdire şayandı.

Asimilasyon ve yasaklarla boğuşan bir dile, romanlarıyla hayat vermeye çalıştı. Bunu yaparken, bize ait olanı genel insanlık ailesine ait olanla bütünleştirmeyi hiçbir zaman ihmal etmedi.

Çünkü onun beslendiği kaynaklar, Mezopotamya’nın kadim değerlerinden süzüle gelen; insanlığın evrensel vicdanı ve ortak hafızasının yakuti pınarları idi.

Onu, kâh botan beyi Mir Bedirxanın asaletinde, kah Vanlı Memduh Selim’in dillere destan aşkında, kah da Celadet Ali Bedirxanın sürgün, çile, mücadele ve aşk dolu hayatının ana karelerinde buluyorduk.

Ses, söz, uğultusu Dicle’nin, aşk, dil, din, kimlik, ızdırap, sürgün, çile, zulüm ve işkence…
Romanlarında ustalıkla işlediği konulardı bunlar.

Bir dilin, elde kalan kırıntılarından ilhamla, O’nun kaynağına maceralı bir yolculuk neticesinde husule getirdiği yepyeni bir roman ve yazı dili içinde kocaman bir tarih ve yaşamın varlığını Uzun'un sayesinde öğrendik.

Bu iki büyük İnsanı, bir kez daha saygı ve rahmetle anıyorum.



Bu yazı 3756 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANANLAR HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR
YUKARI