erotik shop
Bugun...
Dil, Yaşam Biçimidir


Zeynep Bozdaş Fikir Zemini
facebook.com/zeynep.bozdas
 
 
facebook-paylas
Tarih: 08-08-2015 17:59

Bugün yeryüzünde 5 bin ile 6 bin 700 arası dil bulunulduğu düşünülüyor. Ne yazık ki en az yarısı bir iki yüzyıl sonra ortadan kalkmış olacak. Zira %90'lık dünya nüfusu en çok bilinen 100 dili konuşuyor. Geride kalan en az 5 bin dile ne olduğunu bilen yok. 

Önceki yıllarda dillerin yok oluşu, o dili konuşan nüfusun yok edilmesiyle sağlanıyordu. Mesela Orta Meksika nüfusu, 1519'da 25 milyonken 1580'de 2 milyona düştü. Salgın hastalıklar ve kitlesel katliamlarla nüfuslarla birlikte diller de tüketildi. 
 
Sibirya dillerinden biri olan Ös dili 30 kişi tarafından konuşuluyor. Bu dili konuşanlardan birisi, gençlik yıllarında yerli olmaktan utandığını ve bu şekilde öz dilini bırakarak Rusça konuştuğunu söylüyor. Yakın tarihte kitlesel katliamların yanına güçlü bir asimilasyon politikası da eklendi ve onlarca dil yok olup gitti.
 
Hiçbir dil,  konuşanların ''artık istemiyorum'' demesiyle tükenmedi, ya katliamlarla ya da asimilasyon politikalarıyla yavaş yavaş yok edildi. Bazı dil bilimciler bunu mülkiyet sistemine bağlıyor. Yani tarıma geçilmesiyle mülkiyet sistemi başlamış ve insanlar arasındaki eşitlik bozulmuştu. Böylece baskılarla dolu bir süreç başlamıştı..
 
Bir dilin yok olması Selcen Küçüküstel'in de dediği gibi sadece sözcükleri değil yaşam biçimini de ortadan kaldırıyor. Mesela, Brezilya'da yaşayan Kayapolar, yaklaşık 51 arı türünü uçuş şekilleri, ortamları, davranışları, kovanlarının şekli, sesleri, ballarının miktarı, kokularına göre 15 aileye ayırıp tanımlayabiliyorlar, Dilleriyle yapıyorlar bunu. Tuvalı göçer çobanlar ise geçtikleri yerlerdeki her dağı, tepeyi, ağacı, dereyi, çayı adlandırıyorlar. 
Mucizevi bir şey bu. Ancak önümüzdeki süreçte bu dillerin yarısından fazlası yok olma tehlikesiyle karşı karşıya..
 
Peki Kürtçe'nin kaç nesli daha var? Neden insanlar ana dilde eğitim istiyor? Irkçılık mı yoksa yaşam biçimi dediğimiz dilin yok olmaması için mi? Ya Kürt bir genç  Ös dili konuşanı  gibi bir gün Kürtçe konuşmaktan utanırsa? Çocuğunuzun, torununuzun kendi dilinden utandığını tahayyül edebiliyor musunuz? Peki o halde neden bir yaşam biçiminin yok olmasını engellemek için gönüllü değilsiniz? 
 
Sınır kavramı için de söyleyelim mi bunu? Neden; yeni sınırlara hayır demek yerine var olan sınırları kaldırmaya gönüllü değil kimse? Neden aynı yaşam biçiminin yasaklarla dört parçada hızla yok edilmesinden şikayetçi değiliz? 


Bu yazı 1763 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANANLAR HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR
YUKARI